İki oğlu KHK mağduru baba İbrahim Dabak, “Bir oğlum polisti, şimdi cezaevinde diğer oğlum da yevmiye ile çalışıyor. Benim bu ülkede çocuklarım aç kalacaksa bırakın ben bu ülkeden gideyim” dedi. Kendisinin ülkücü camiada yetiştiğini ve milliyetçi birisi olduğunu aktaran baba Dabak, “Ben kaç yaşına geldim hala çalışıyorum. Çalışmazsak aç kalırız, ben çocuklarımı kolay büyütmedim” ifadelerini kullandı. KHK ile kapatılan özel bir dershanede Mental Aritmetik eğitimi veren KHK mağduru Oğuzhan Dabak ise “Başbakan, bunları yapacağız, refaha ereceğiz. Ülke güzele gidecek diyordu. Bizim yüzümüz gülmüyor. Tv’ye bakıyorum onun da yüzü gülmüyor” dedi.
“BEN ÜLKENİN ŞARTLARININ İFADESİYİM”
Bir şirkete elektrik amelesi olarak çalıştığını ifade eden Dabak, şunları kaydetti: “Ben zaten zor bir hayat yaşıyordum. Ben özel sektörün de mağduruydum. Televizyonu izlediğim zaman ülkede mutsuz bir hava var. Eskiden biliyorduk güzeldi bazı şeyler. Şimdi kimi görsem, siyasi kadroyu destekleyenler de desteklemeyenler de herkes bir şeylerden muzdarip. Şuanda benim hakkım yeniliyor. Hukuk devletinin böyle işlememesi gerekiyor. Şuan ne yargıya ne adalete ne Cumhurbaşkanına ne Başbakana hiç kimseye güvenmiyorum artık. Başımız dediğimiz devlet büyüğümüz dediğimiz insanlar ‘Ben Anayasa mahkemesini tanımıyorum diyor’. Böyle bir hukuk devleti olamaz.” dedi.
HAKİM SAVCILAR “BİZ SİZİN MASUM OLDUĞUNUZU, MAĞDUR OLDUĞUNUZU BİLİYORUZ”
Boş zamanlarında yevmiye usulüyle kiraz bahçelerinde çalıştıklarını belirten Dabak, “Kiraz bahçelerinde çalışıyoruz. Bahçe sahiplerinden savcı olan hakim olanlar var, polis olan asker olanlar var. Bazen bize ‘Biz sizin masum olduğunuzu, mağdur olduğunuzu biliyoruz ama sizi nasıl savunalım’ diyorlar. Ben de, siz savcısınız, hakimsiniz beni siz savunmazsanız kim savunacak. Neye göre savunacak. Önünüze dosya geliyor, görüyorsunuz. Bana cevap olarak ‘Benim oğlum yüksek yerlerde çalışıyor. Seni savunursam bu sefer ben mağdur olacağım’ diyor. Ülkedeki hakim ve savcısının korkusu bu” ifadelerini kullandı. Güvenlik görevlisi olmak için başvuru yapmak istediğinde KHK ile tanıştığını ve bu sürece dahil olduğunu söyleyen Dabak, KHK ile kapatılan dershanede bir süre çalıştığından dolayı mağdur olduğunu bildirdi.
KAYBEDECEK HİÇBİR ŞEYİM KALMADI
Maddi gücünün kalmadığını söyleyen Dabak, “Günü birlik yaşıyoruz. Evliyken günübirlik yaşamak zordur. Bir gün çalışmazsak perişan oluyoruz. Bazen yağmur falan olduğunda bizi işe çağırmasalar o gün eyvah diyorum, gitti bir günlük yevmiye. Kirayı çıkaramamağız diyorum.” dedi.
BU ÜLKEDE YAŞAMAK İSTEMİYORUM ARTIK
İki oğlu KHK mağduru baba İbrahim Dabak da “Eğer benim çocuklarım aç kalıyorsa ben bu ülkeden artık bıktım. Ülkeyi terk etmek istiyorum. Beni göndersinler başka bir ülkeye, Gideyim ben bu ülkede yaşamak istemiyorum artık” dedi.
“ÇOCUKLARIMI MADDİ İMKÂNSIZLIKLAR İÇİNDE OKUTTUM”
Çocuklarının maddi imkânsızlıklar içinde okuttuğunu belirten İbrahim Dabak, “Çocuklarımı okuturken neler çektim kimse bilmiyor. Üç sene görev yaptı. Tam rahata kavuştum derken bir anda ‘Senin oğlun “fetöcü” haydi dışarı. Benim oğlum terörist değil ki “fetöcü” olsun. Siz terörist ilan ettiniz. Ben oğlumu 12 yaşında devlete teslim ettim. Yaptıysa onu devlet “fetöcü” yaptı ben yapmadım. Benim evimde “fetöcü” diye bir şey yok. Siz bunları mağdur ettiğiniz zaman çok mu iyi oluyor. Ağaç kökü yesinler diyordunuz. Hadi benim çocuğum ağaç kökü yedi geçindi. Peki ağaç yiyemeyenler ne olacak”
Daha fazlasını KHK TV YouTube kanalından ⤵️⤵️ izleyebilirsiniz.