672 KHK ile ihraç olmuş Beden Eğitimi Öğretmeni Sinem Başaran, “Her vatandaş kadar bu ülkenin vatandaşıydık. Her kesin hakkı kadar bu ülkede hakkımız vardı” dedi.
“Yasal bir dernek yasal bir sendika, kurulmuş bir bankaya para yatırmış olmak ya da çok ağır bir ifadeyle silahlı terör örgütü üyeliğiyle yargılanmış bir beden eğitimi öğretmeniyim” diyen Başaran, şöyle devam etti:
“Ben evlenene kadar babam; evlendikten sonra eşimin ‘sen o karpuzu kesemezsin o büyük bıçakla’ deyip o büyük karpuzu kesemeyen bir kişinin silahlı terör örgütü üyeliğiyle yargılanan kadın öğretmenlerinden bir tanesiyim. Bu yargılamalarda adaletle hükmedilmediğini, adil yargılanma haklarımızın elimizde olmadığı gözaltı, tutukluluk süreçlerinin insan haklarında ihlal edildiğini ve uzun süre gözaltı yapıldığını hamile kadınların ısrarla gözaltında tutulduğunu ve iddianamelerin oldukça boş, hiçbir şekilde içi dolu olmayan maddelerle insanları ağır ithamlarda bırakıldığını, mesleğimizin bir gecede Kanun Hükmünde Kararnameyle elimizden alınıp, T.C. kimlik numaralarımızın anne baba adıyla özel gazetelerde ifşa edildiğini, bu süreçte kaçırılan insanları Meriç’ten geçerken boğulan çocukları, büyükleri yurt dışına kaçmak durumunda olanları, Haluk Savaş hocamız gibi profesörlük statüsünde olup bu ülkeye yıllarca hizmet vermiş, bilim üretmiş birinin üzüntüden kanser olup ölmesi gibi sadece bir kısmı bu.
AİHM’nin eşitlik ilkesine hırsızlar, taciz, tecavüz istismarcılar için değil bizler için uygulamamasını, nasıl ötekileştirildiğimizi başka insanlar tarafından ötekileştirildiğimizi başka insanlar tarafından görüldüğümüzde başlarının nasıl çevrildiğini telefon numaralarımızın aramak istemeyişlerini veya meşgule attıklarının izahı olmayan bir travmadır.”
Bu süreçte en çok çocukların büyük travmalar geçirdiğine değinen Başaran, “En hazmedilmeyen en çok travmalara tanık olduğumuz konu anne tutuklandı baba dışardaysa bir travma, anne dışarda baba tutukluysa bu başka bir travma ama her ikisinin birlikte tutuklanması izahı olmayan bir travmadır. Bu çocukların çocuğunun psikolojik destek alması gerekiyor. Bu travmalı çocuklar yarın toplumun içerisinde tedavi edilmezlerse haklarıyla birlikte o güzel günleri yaşayamazlarsa diğer başka çocuklara da üzüntü verebilirler” diye konuştu.
Daha fazlasını KHK TV YouTube Kanalından izleyebilirsiniz.
Bağımsız bir gazeteci olarak amacımız; dönemin sosyal hafızasını tutmak, insanlara KHK hukuksuzluğunu duyurarak bu ülkede KHK hukuksuzluğunun son bulmasına katkı sunmak.
Bu yolculukta bize katılmak ve KHK zulmünü duyurmak için
KHK TV’ye Abone Ol.
KHK TV; İnsan Haklarının Peşinde!