KHK’lı Okul Müdürü Bülent Bükülmez, “Tabiri caizse Allah’ın bu işi bitireceğini ümit ediyorum. Bir günde görevimizden alındığımız gibi bir gün gelecek KHK’lılar olarak bir günde görevimize döneceğiz” dedi.
Memuriyet sonrası 8 görevde çalıştığını dile getiren Bükülmez, şunları kaydetti: “Muhasebecilik, taksi şoförlüğü, nohutlu tavuklu pilav, bal satışı, emlak danışmanlığı, otoparkta vale gibi bir çok işte çalıştım. Özel sektörde paranın kolay kazanılmadığını da öğrenmiş oldum.
BİR SİVRİSİNEĞİ ÖLDÜRMEYEN İNSANLAR “TERÖR ÖRGÜTÜ” YAFTASIYLA YAFTALANDI
Bir sivrisineği öldürmeyen insanlar terör örgütü yaftasıyla yaftalandı, ismi kirletildi. Ben terör örgütü suçlamasıyla yargılanıyorum. Dedim “molotof kokteyli mi attım, evimden silah mı çıktı veya silahlı bir eyleme mi katıldım, silahlı eyleme katılanların içerisinde miydin?” bana bunları sorun. 15 Temmuzda bir darbe olmuş netice itibariyle. Ben darbeye katılmamışım, darbe günü boğaz köprüsünde değilmişim, darbecilerin hiç birini tanımıyorum, onların hiç biriyle iletişime geçmemişim. Bunların hiç biri yargılanan arkadaşların dosyasında yoktur eminim. Ne var bunların yerine; burs verdin mi? Kurban verdin mi? Sohbete katıldın mı? Şimdi Müslüman bir ülkede Kuran okuduğumu, sohbete katıldığımı demek bunlar Türk Ceza Kanununa göre bir suç teşkil etmiyor ki zaten.” dedi.
BEN NE MİLLETİME NE DE DEVLETİME KÜSTÜM
“Benim bugünki rızkım buymuş. Allah böyle takdir etmiş. Hadiselere bakıyorum biz Allah’ın haram ettiği, hukukun yasak ettiği bir işi yapmadık. Kendi irademizde bu seçimi de yapmadık” diyen Bükülmez, “Biz bu süreci seçmememize yapmamamıza rağmen başımıza gelmişse Allah’ın kader planında bu bizim üzerimizdeki takdiridir. Takdire de rıza göstermek diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
NİĞDE’NİN BİR KÖYÜNDE DOĞDUM, BÜYÜDÜM
Niğde’nin bir köyünde doğup büyüdüğünü, sınıf öğretmenliği okurken aynı zamanda çalışmak zorunda kaldığını ifade eden Bükülmez, şöyle devam etti: “Dört yıl adliyede zabıt kâtibi olarak görev yaptım. Daha sonra kendi branşım olan öğretmenliğe geçiş yaptım. Milli Eğitim Bakanlığı’nın açmış olduğu müdürlük sınavını kazanarak okul müdürü oldum. 5 yıl idarecilik görevinde bulundum. Aktif eğitimciler sendikasında da il teşkilatında başkan yardımcısı olarak görev yapmaktaydım. 2014 yılında yapmış olduğumuz bir basın açıklamasından dolayı 17 ay sonra 2016 yılında hakkımızda soruşturma başlatıldı. Müfettişler atılmamız için bizi yüksek disiplin kuruluna sevk etti. İlk defa terör örgütüyle alakalı olduğumu o muhakkiklerin sormuş olduğu sorularda görmüştüm. 15 Temmuz’dan sonra gözaltına alındım. 26 kişi birlikte yargılandığımız mahkemede hakim bizi dinledikten sonra serbest bırakacakmış gibi dinledi. Sivrisineği dahi öldüremeyen deneylerde kurbağa dahi kesemeyen insanlar terör yaftasıyla yaftalandı. Mahkeme sonunda hakim fiks menü hepimizin tutukluluğuna karar verdi. İçerde bir yıl kaldıktan sonra tahliye edildim.” dedi.
Daha fazlasını KHK TV YouTube Kanalından izleyebilirsiniz.
Bağımsız bir gazeteci olarak amacımız; dönemin sosyal hafızasını tutmak, insanlara KHK hukuksuzluğunu duyurarak bu ülkede KHK hukuksuzluğunun son bulmasına katkı sunmak.
Bu yolculukta bize katılmak ve KHK zulmünü duyurmak için
KHK TV’ye Abone Ol.
KHK TV; İnsan Haklarının Peşinde!